Adalar
Öb Baguette, Camembert veya Bordeaux – Saint-Pierre ve Miquelon’daki mağaza ve restoranlarda her şey avro olarak ödenir. Bu bile Kuzey Atlantik’teki küçük takımadaları Kuzey Amerikalı günübirlik ziyaretçiler için egzotik kılıyor. Newfoundland’de vapura binip 25 kilometre uzaklıktaki liman kenti Saint-Pierre’e geçtiklerinde adeta Avrupa topraklarına adım atıyorlar. Toplam 237 kilometrekarelik (Fehmarn’ın bir buçuk katına tekabül eden) kara parçası Fransa’nın denizaşırı toprağı (collectivité d’outre-mer) olduğu için; özerkliğe sahiptir ve Fransız Parlamentosuna temsilciler gönderir.
Tarihsel olarak, St-Pierre ve Miquelon, 17. yüzyılın başlarında Newfoundland’den Rocky Dağları’na ve Hudson Körfezi’nden Meksika Körfezi’ne kadar uzanan zirvede olan Kuzey Amerika’daki bir zamanlar geniş Yeni Fransa kolonisinden geriye kalanlardır. 1713’teki Utrecht Antlaşması ve 1763’teki Paris Antlaşması, Fransa’yı neredeyse tüm mal varlığını Büyük Britanya ve İspanya’ya bırakmaya zorladı; Fransızlar, St. Pierre ve Miquelon’un son kolonisi için bile İngilizlerle birkaç on yıl daha güreşti.
Sadece köknar ağaçlarıyla kaplı çorak adaların kendileri hakkında değil, etraflarındaki zengin balıkçılık alanları hakkındaydı – ancak bunlar 1960’larda aşırı avlanma olarak kabul edildi. 1992’de Kanada, St-Pierrais’in Fransız emriyle takip etmesi gereken stokları yenilemek için Newfoundland’ın 200 mil yakınında balık avlamayı yasakladı. Bu, takımadaları anavatandan gelen sübvansiyonlara ve turizme bağımlı hale getirdi.
2019’dan bu yana yaz aylarında Paris’ten kesintisiz uçuş bağlantısı var ve yolcu gemileri de düzenli olarak yanaşıyor. Ziyaretçiler, yürüyüşlerde deniz kuşlarını ve yolculuklarda balinaları görebilirler. Restoranları, mağazaları ve müzeleriyle (Saint-Pierre’in bir kaçakçı cenneti olduğu Yasak döneminde), Fransız eksklavı da molalar için idealdir.
Soğuk rüzgar ve sıcak renkler
Yaklaşık 4.500 nüfusuyla Saint-Pierre, mini takımadalardaki en büyük kasabadır ve renkli olmayı sever: mor cepheler, yeşil pencere çerçeveleri, sarı kapılar, mavi verandalar, pembe çit direkleri – yerel halkın kendilerine verdiği adla Saint-Pierrais, cesur renk kombinasyonlarını denemeyi sever.
En büyük kasaba olan Saint Pierre’in sakinleri rengarenk evleri sever
Kredi bilgileri: Alamy Stok Fotoğrafı/Henryk Sadura
Bu her zaman böyle değildi; sadece birkaç on yıl önce, kırmızımsı boya ve morina karaciğeri yağı karışımı ahşap evleri koruyordu. Ancak 1960’larda Kuzey Atlantik morina stokları aşırı avlanma nedeniyle düştüğünde (1850’den günümüze tahminen yüzde 96 oranında), balık yağı kıt hale geldi ve adalılar evlerini tekne cilasıyla boyamaya başladı.
Bugün, pastel renkler manzaraya hakim. Sıcaklıkların donma noktası civarında ve yılda 160 günün altında olduğu fırtınalı ada dünyasında, hafif tonlar insanın içini ısıtıyor.
Bask Festivali
Her yıl Ağustos ayının üçüncü haftasında, Fransa’nın ada başkenti Saint-Pierre uzun zamandır olduğu yere dönüşüyor: Halat çekme, kütük kesme ve pelota oynama gibi güç sporlarıyla formda kalan adamların olduğu bir Bask yerleşimi. ve kadınlar, Bacalao al Pil-Pil (acı soslu morina balığı) veya Marmitako (ton balığı ve patates yahnisi), birlikte şarkı söyleyin ve dans edin.
Bask Ülkesi’nin bayrağı olan Ikurrina, Fête Basque à St-Pierre et Miquelon’da da görülebilir.
Kaynak: Marie Cuvelier/Wikimedia France
Tüm bunlar halka açık olduğundan, yedi günlük Fête Basque à St-Pierre et Miquelon Ayrıca 6300 nüfuslu mini takımadada yıllık kültürel vurgu. Üçte birinin Bask soyadı var; Bask balıkçılarından ilk kez 1597’de bir belgede bahsedildi – Bretonlar ve Normanlar ile birlikte. Bu nedenle, üç etnik grubun da armaları resmi olmayan ada bayrağına işlenmiştir. Bu yılki Bask Festivali 20 Ağustos’ta başladığında, Bask Ülkesi’nin bayrağı olan Ikurrina da sergilenecek.
Koleksiyonerler pulları sever
1978’den 1986’ya kadar Saint-Pierre ve Miquelon filatelistlerin radarından kaybolmuştu. O zamanlar takımadalar herhangi bir posta pulu basmıyordu, ancak Fransız posta pulları kullanıyordu – geriye dönüp bakıldığında yaratıcı bir kırılma gibi görünüyor, çünkü takip eden yıllarda ada postanesi koleksiyoncu pazarını yüzlerce sıra dışı pulla doldurdu. Bunlardan bazıları Jean-Claude Girardin, Patrick Dérible ve Jean-Claude Roy gibi yerel sanatçılara ait; özellikle minyatür sanat eserleri olarak popülerdirler.
1941 ve 1942’de General de Gaulle’ün onayıyla Fransız direnişinin askerleri adaları işgal etti. Bu döneme ait pullarda “France Libre” yazısı bulunur.
Kaynak: IMAGO/YAY Görselleri
Bununla birlikte, en değerli koleksiyoncu öğeleri, 1909’dan (bunlar ilk kez tam ada adıyla ortaya çıktı, SPM iptali olan Fransız pulları daha önce dolaşımdaydı) ve Fransız direniş askerlerinin işgal ettiği 1941 ve 1942’den kalma pullardır. General de Gaulle’ün onayı ile adalar. Bu döneme ait pullar “France Libre” yazısını taşır veya buna göre fazla damgalanır.
Uzaktan kumandalı bir havalimanı
Saint-Pierre ve Miquelon’daki iki havalimanından biri, Alman uzak kule teknolojisi ile donatılmıştır. Köln’deki Alman Havacılık ve Uzay Merkezi tarafından 2002 yılında geliştirilen sistem, özel pilotlar tarafından kullanılan küçük Aérodrome de Miquelon’un uzaktan kumandalı olarak çalıştırılmasını sağlıyor.
Miquelon’un küçük havaalanından özel bir uçak kalkıyor
Kaynak: Murzabov/Wikimedia Commons
Bunun için sahada 3 boyutlu görüntüler alınıyor ve 40 kilometre uzaklıktaki Aéroport de Saint-Pierre Pointe-Blanche’deki hava trafik kontrolörlerine gönderiliyor. Bir algoritma, kayıtları ekranlarda 360 derecelik bir panoramada canlı bir 3D görüntü oluşturacak şekilde birleştirir. Hava trafik kontrolörleri, özel hava koşullarında navigasyon için termal görüntüleme kameralarına da erişebilir. Miquelon’daki uzaktan kumandalı kontrol kulesi, dünyada türünün üçüncü örneğidir.
Alıntı
“Böyle devam edersek hayatta kalmakta zorlanacağız”
ayrıca oku
Roger Etcheberry, Saint-Pierre ve Miquelon’daki yurttaşlarını böyle uyarıyor. Doğa bilimci, takımadalarda yaşıyor ve diğer şeylerin yanı sıra, atıkların dikkatsizce işlenmesini eleştiriyor, çünkü yanmış atık artıkları basitçe denize dökülüyor. Etcheberry bir Fransız televizyon ekibine, adalılar “bir adada izole oldukları için her şeyi yapabileceklerine” inanıyorlardı.
Fransız denizaşırı bölgeleri için daha fazla seyahat ipucu:
Bir yeniden düşünme, ancak sarı ayaklı yağmur kuşu da dahil olmak üzere nadir kuş türlerinin popülasyonu büyük ölçüde çöktüğünde başladı. Şu anda adalarda, altı kilometre uzunluğunda ve bir mil genişliğinde muhteşem kayalıklara sahip bir yarımada olan Miquelon Burnu; martılar, usturagagalar, St Martin şahinleri, köşe kuyruklu atmacalar, eiderler, merlinler ve siyah tüylü siyah guillemotlar burada ürerler.
Tuhaf, rekor kıran, tipik: Bölgesel coğrafya dizimizin diğer bölümlerini burada bulabilirsiniz.
Burası, üçüncü taraf içeriğini bulacağınız yerdir
Gömülü içeriğin görüntülenmesi için, üçüncü taraf sağlayıcılar olarak gömülü içeriğin sağlayıcıları bu izni talep ettiğinden, kişisel verilerin iletilmesi ve işlenmesine ilişkin geri alınabilir onayınız gereklidir. [In diesem Zusammenhang können auch Nutzungsprofile (u.a. auf Basis von Cookie-IDs) gebildet und angereichert werden, auch außerhalb des EWR]. Anahtarı “açık” konumuna getirerek, bunu kabul etmiş olursunuz (herhangi bir zamanda iptal edilebilir). Buna, GDPR Madde 49 (1) (a) uyarınca belirli kişisel verilerin ABD dahil üçüncü ülkelere aktarılmasına verdiğiniz onay da dahildir. Bununla ilgili daha fazla bilgi bulabilirsiniz. Onayınızı istediğiniz zaman anahtar ve sayfanın alt kısmındaki gizlilik aracılığıyla geri çekebilirsiniz.
Öb Baguette, Camembert veya Bordeaux – Saint-Pierre ve Miquelon’daki mağaza ve restoranlarda her şey avro olarak ödenir. Bu bile Kuzey Atlantik’teki küçük takımadaları Kuzey Amerikalı günübirlik ziyaretçiler için egzotik kılıyor. Newfoundland’de vapura binip 25 kilometre uzaklıktaki liman kenti Saint-Pierre’e geçtiklerinde adeta Avrupa topraklarına adım atıyorlar. Toplam 237 kilometrekarelik (Fehmarn’ın bir buçuk katına tekabül eden) kara parçası Fransa’nın denizaşırı toprağı (collectivité d’outre-mer) olduğu için; özerkliğe sahiptir ve Fransız Parlamentosuna temsilciler gönderir.
Tarihsel olarak, St-Pierre ve Miquelon, 17. yüzyılın başlarında Newfoundland’den Rocky Dağları’na ve Hudson Körfezi’nden Meksika Körfezi’ne kadar uzanan zirvede olan Kuzey Amerika’daki bir zamanlar geniş Yeni Fransa kolonisinden geriye kalanlardır. 1713’teki Utrecht Antlaşması ve 1763’teki Paris Antlaşması, Fransa’yı neredeyse tüm mal varlığını Büyük Britanya ve İspanya’ya bırakmaya zorladı; Fransızlar, St. Pierre ve Miquelon’un son kolonisi için bile İngilizlerle birkaç on yıl daha güreşti.
Sadece köknar ağaçlarıyla kaplı çorak adaların kendileri hakkında değil, etraflarındaki zengin balıkçılık alanları hakkındaydı – ancak bunlar 1960’larda aşırı avlanma olarak kabul edildi. 1992’de Kanada, St-Pierrais’in Fransız emriyle takip etmesi gereken stokları yenilemek için Newfoundland’ın 200 mil yakınında balık avlamayı yasakladı. Bu, takımadaları anavatandan gelen sübvansiyonlara ve turizme bağımlı hale getirdi.
2019’dan bu yana yaz aylarında Paris’ten kesintisiz uçuş bağlantısı var ve yolcu gemileri de düzenli olarak yanaşıyor. Ziyaretçiler, yürüyüşlerde deniz kuşlarını ve yolculuklarda balinaları görebilirler. Restoranları, mağazaları ve müzeleriyle (Saint-Pierre’in bir kaçakçı cenneti olduğu Yasak döneminde), Fransız eksklavı da molalar için idealdir.
Soğuk rüzgar ve sıcak renkler
Yaklaşık 4.500 nüfusuyla Saint-Pierre, mini takımadalardaki en büyük kasabadır ve renkli olmayı sever: mor cepheler, yeşil pencere çerçeveleri, sarı kapılar, mavi verandalar, pembe çit direkleri – yerel halkın kendilerine verdiği adla Saint-Pierrais, cesur renk kombinasyonlarını denemeyi sever.
En büyük kasaba olan Saint Pierre’in sakinleri rengarenk evleri sever
Kredi bilgileri: Alamy Stok Fotoğrafı/Henryk Sadura
Bu her zaman böyle değildi; sadece birkaç on yıl önce, kırmızımsı boya ve morina karaciğeri yağı karışımı ahşap evleri koruyordu. Ancak 1960’larda Kuzey Atlantik morina stokları aşırı avlanma nedeniyle düştüğünde (1850’den günümüze tahminen yüzde 96 oranında), balık yağı kıt hale geldi ve adalılar evlerini tekne cilasıyla boyamaya başladı.
Bugün, pastel renkler manzaraya hakim. Sıcaklıkların donma noktası civarında ve yılda 160 günün altında olduğu fırtınalı ada dünyasında, hafif tonlar insanın içini ısıtıyor.
Bask Festivali
Her yıl Ağustos ayının üçüncü haftasında, Fransa’nın ada başkenti Saint-Pierre uzun zamandır olduğu yere dönüşüyor: Halat çekme, kütük kesme ve pelota oynama gibi güç sporlarıyla formda kalan adamların olduğu bir Bask yerleşimi. ve kadınlar, Bacalao al Pil-Pil (acı soslu morina balığı) veya Marmitako (ton balığı ve patates yahnisi), birlikte şarkı söyleyin ve dans edin.
Bask Ülkesi’nin bayrağı olan Ikurrina, Fête Basque à St-Pierre et Miquelon’da da görülebilir.
Kaynak: Marie Cuvelier/Wikimedia France
Tüm bunlar halka açık olduğundan, yedi günlük Fête Basque à St-Pierre et Miquelon Ayrıca 6300 nüfuslu mini takımadada yıllık kültürel vurgu. Üçte birinin Bask soyadı var; Bask balıkçılarından ilk kez 1597’de bir belgede bahsedildi – Bretonlar ve Normanlar ile birlikte. Bu nedenle, üç etnik grubun da armaları resmi olmayan ada bayrağına işlenmiştir. Bu yılki Bask Festivali 20 Ağustos’ta başladığında, Bask Ülkesi’nin bayrağı olan Ikurrina da sergilenecek.
Koleksiyonerler pulları sever
1978’den 1986’ya kadar Saint-Pierre ve Miquelon filatelistlerin radarından kaybolmuştu. O zamanlar takımadalar herhangi bir posta pulu basmıyordu, ancak Fransız posta pulları kullanıyordu – geriye dönüp bakıldığında yaratıcı bir kırılma gibi görünüyor, çünkü takip eden yıllarda ada postanesi koleksiyoncu pazarını yüzlerce sıra dışı pulla doldurdu. Bunlardan bazıları Jean-Claude Girardin, Patrick Dérible ve Jean-Claude Roy gibi yerel sanatçılara ait; özellikle minyatür sanat eserleri olarak popülerdirler.
1941 ve 1942’de General de Gaulle’ün onayıyla Fransız direnişinin askerleri adaları işgal etti. Bu döneme ait pullarda “France Libre” yazısı bulunur.
Kaynak: IMAGO/YAY Görselleri
Bununla birlikte, en değerli koleksiyoncu öğeleri, 1909’dan (bunlar ilk kez tam ada adıyla ortaya çıktı, SPM iptali olan Fransız pulları daha önce dolaşımdaydı) ve Fransız direniş askerlerinin işgal ettiği 1941 ve 1942’den kalma pullardır. General de Gaulle’ün onayı ile adalar. Bu döneme ait pullar “France Libre” yazısını taşır veya buna göre fazla damgalanır.
Uzaktan kumandalı bir havalimanı
Saint-Pierre ve Miquelon’daki iki havalimanından biri, Alman uzak kule teknolojisi ile donatılmıştır. Köln’deki Alman Havacılık ve Uzay Merkezi tarafından 2002 yılında geliştirilen sistem, özel pilotlar tarafından kullanılan küçük Aérodrome de Miquelon’un uzaktan kumandalı olarak çalıştırılmasını sağlıyor.
Miquelon’un küçük havaalanından özel bir uçak kalkıyor
Kaynak: Murzabov/Wikimedia Commons
Bunun için sahada 3 boyutlu görüntüler alınıyor ve 40 kilometre uzaklıktaki Aéroport de Saint-Pierre Pointe-Blanche’deki hava trafik kontrolörlerine gönderiliyor. Bir algoritma, kayıtları ekranlarda 360 derecelik bir panoramada canlı bir 3D görüntü oluşturacak şekilde birleştirir. Hava trafik kontrolörleri, özel hava koşullarında navigasyon için termal görüntüleme kameralarına da erişebilir. Miquelon’daki uzaktan kumandalı kontrol kulesi, dünyada türünün üçüncü örneğidir.
Alıntı
“Böyle devam edersek hayatta kalmakta zorlanacağız”
ayrıca oku
Roger Etcheberry, Saint-Pierre ve Miquelon’daki yurttaşlarını böyle uyarıyor. Doğa bilimci, takımadalarda yaşıyor ve diğer şeylerin yanı sıra, atıkların dikkatsizce işlenmesini eleştiriyor, çünkü yanmış atık artıkları basitçe denize dökülüyor. Etcheberry bir Fransız televizyon ekibine, adalılar “bir adada izole oldukları için her şeyi yapabileceklerine” inanıyorlardı.
Fransız denizaşırı bölgeleri için daha fazla seyahat ipucu:
Bir yeniden düşünme, ancak sarı ayaklı yağmur kuşu da dahil olmak üzere nadir kuş türlerinin popülasyonu büyük ölçüde çöktüğünde başladı. Şu anda adalarda, altı kilometre uzunluğunda ve bir mil genişliğinde muhteşem kayalıklara sahip bir yarımada olan Miquelon Burnu; martılar, usturagagalar, St Martin şahinleri, köşe kuyruklu atmacalar, eiderler, merlinler ve siyah tüylü siyah guillemotlar burada ürerler.
Tuhaf, rekor kıran, tipik: Bölgesel coğrafya dizimizin diğer bölümlerini burada bulabilirsiniz.
Burası, üçüncü taraf içeriğini bulacağınız yerdir
Gömülü içeriğin görüntülenmesi için, üçüncü taraf sağlayıcılar olarak gömülü içeriğin sağlayıcıları bu izni talep ettiğinden, kişisel verilerin iletilmesi ve işlenmesine ilişkin geri alınabilir onayınız gereklidir. [In diesem Zusammenhang können auch Nutzungsprofile (u.a. auf Basis von Cookie-IDs) gebildet und angereichert werden, auch außerhalb des EWR]. Anahtarı “açık” konumuna getirerek, bunu kabul etmiş olursunuz (herhangi bir zamanda iptal edilebilir). Buna, GDPR Madde 49 (1) (a) uyarınca belirli kişisel verilerin ABD dahil üçüncü ülkelere aktarılmasına verdiğiniz onay da dahildir. Bununla ilgili daha fazla bilgi bulabilirsiniz. Onayınızı istediğiniz zaman anahtar ve sayfanın alt kısmındaki gizlilik aracılığıyla geri çekebilirsiniz.