Türk Sovyet Dostluk Ve Saldırmazlık Antlaşması Ne Zaman Bozuldu ?

Adalet

New member
Türk Sovyet Dostluk ve Saldırmazlık Antlaşması'nın Bozulması

1921 yılında Sovyet Rusya ile Türkiye Cumhuriyeti arasında imzalanan Türk Sovyet Dostluk ve Saldırmazlık Antlaşması, her iki ülkenin ulusal çıkarlarını güvence altına almak amacıyla yapılan önemli bir diplomatik anlaşma olmuştur. Bu antlaşma, hem Sovyetler Birliği'nin batıya yönelik tehditlere karşı korunması hem de Türkiye'nin işgalci güçlere karşı bağımsızlığını koruma çabaları doğrultusunda önemli bir rol oynamıştır. Ancak, zaman içerisinde ortaya çıkan uluslararası gelişmeler ve değişen siyasi dinamikler, bu antlaşmanın bozulmasına yol açmıştır.

Türk Sovyet Dostluk ve Saldırmazlık Antlaşması'nın Temel Hedefleri

Antlaşma, 16 Mart 1921'de imzalanmış olup, hem Sovyet Rusya hem de Türkiye Cumhuriyeti için karşılıklı güvence sağlayan bir belge olarak kabul edilmiştir. Bu antlaşma ile her iki taraf birbirlerinin toprak bütünlüğüne saygı göstereceklerini taahhüt etmiş, dış saldırılara karşı birbirlerine yardım edeceklerine dair güvence vermiştir. Antlaşma, Sovyet Rusya'nın Türkiye'nin güvenliğini sağlamasına yardımcı olurken, Türkiye de Sovyetler Birliği’nin karşılaştığı dış tehditlere karşı bir dostluk ilişkisi kurmuştur.

Antlaşmanın Bozulmasının Sebepleri

Türk Sovyet Dostluk ve Saldırmazlık Antlaşması, başlangıçta her iki ülkenin ulusal çıkarlarını güvence altına alırken, zamanla uluslararası düzeydeki değişen koşullar nedeniyle bozulmaya başlamıştır. Bu durum, özellikle Sovyetler Birliği'nin içindeki siyasi değişiklikler, Türkiye'nin Batı ile olan ilişkileri ve global güç dengesindeki kaymalarla ilişkilidir.

1. **Sovyetler Birliği'nin İç Siyasi Durumu**: Sovyetler Birliği'nin 1920'lerin sonunda ve 1930'larda iç karışıklıklar yaşaması, dış politika kararlarını etkileyen en önemli unsurlardan biri olmuştur. Sovyetler Birliği'nin, içeriye dönük sorunlarla meşgul olması, dış ilişkilerdeki politika değişikliklerini hızlandırmıştır. Bu durum, antlaşmanın askıya alınmasına neden olmuştur.

2. **Türkiye'nin Batı İle İlişkilerinin Gelişmesi**: Türkiye Cumhuriyeti'nin Atatürk önderliğinde batı ile olan ilişkilerini geliştirmesi, Türk Sovyet ilişkilerini sekteye uğratmıştır. Türkiye'nin Batı ile gerçekleştirdiği işbirliği, Sovyetler Birliği'nin bu ülkeyi bir tehdit olarak görmesine neden olmuştur.

3. **İkinci Dünya Savaşı’nın Başlaması**: II. Dünya Savaşı, Türk Sovyet Dostluk ve Saldırmazlık Antlaşması'nın bozulmasında kritik bir dönüm noktası olmuştur. Sovyetler Birliği'nin, Türkiye'nin coğrafi konumunu stratejik bir öneme sahip olarak görmesi, savaşın getirdiği tehditlerle birlikte bu antlaşmayı bir kenara bırakmasına yol açmıştır.

Türk Sovyet Dostluk ve Saldırmazlık Antlaşması Ne Zaman Bozuldu?

Türk Sovyet Dostluk ve Saldırmazlık Antlaşması'nın bozulma süreci, özellikle 1930’ların sonlarına doğru hızlanmıştır. Sovyetler Birliği, 1936'da Türkiye ile olan sınırlarını güvence altına alacak bir yeni anlaşma arayışına girmiştir. Sovyetler Birliği'nin Türkiye'ye karşı daha agresif bir tutum sergilemeye başlaması, antlaşmanın işlevini yitirmesine neden olmuştur. 1945 sonrasında ise, Sovyetler Birliği'nin Türkiye’ye karşı olan tutumu daha da sertleşmiş ve 1945'te imzalanan Sovyet talepleri doğrultusunda bu antlaşmanın fiilen sona erdiği kabul edilmiştir.

Sovyetler Birliği’nin Türkiye’ye Karşı Talepleri

II. Dünya Savaşı sonrası Sovyetler Birliği'nin Türkiye'ye yönelik bazı talepleri, Türk Sovyet Dostluk ve Saldırmazlık Antlaşması'nın sona ermesinin sebeplerinden biri olmuştur. Sovyetler, özellikle Türkiye'nin Boğazlar üzerindeki egemenliğini sorgulamış ve Türkiye'den bazı toprak talepleri ortaya koymuştur. Sovyetler Birliği'nin bu baskıları, Türkiye'nin Batı ile daha güçlü bağlar kurma kararını etkilemiş ve sonuç olarak, Türk Sovyet ilişkilerinin bozulmasına neden olmuştur.

Türk Sovyet Dostluk ve Saldırmazlık Antlaşması'nın Sonuçları ve Etkileri

Türk Sovyet Dostluk ve Saldırmazlık Antlaşması'nın bozulması, her iki ülkenin dış politikasında önemli değişikliklere yol açmıştır. Türkiye, Batı ile daha yakın ilişkiler kurarak, özellikle Amerika Birleşik Devletleri ile olan ilişkilerini derinleştirmiştir. Sovyetler Birliği ise, Türkiye'yi çevreleyerek bölgedeki stratejik konumunu pekiştirme arayışına girmiştir. Bunun sonucunda, Türkiye'nin 1952'de NATO'ya üyeliği, Sovyetler Birliği ile olan ilişkilerin daha da soğumasına neden olmuştur.

Sovyetler Birliği'nin 1945 sonrasındaki tavırları, Türkiye'nin Batı ittifakları ile olan bağlarını güçlendirmesini zorunlu kılmıştır. Bu dönemde Türkiye'nin NATO'ya katılması, soğuk savaş dönemi boyunca Sovyetler Birliği'ne karşı bir denge unsuru oluşturmuş ve Türk Sovyet ilişkilerindeki gerginlikleri derinleştirmiştir.

Sonuç

Türk Sovyet Dostluk ve Saldırmazlık Antlaşması, Sovyetler Birliği'nin ve Türkiye Cumhuriyeti'nin bağımsızlık mücadelesinde önemli bir dönemeç olmuşken, zaman içinde uluslararası ilişkilerdeki değişiklikler ve bölgesel stratejik hesaplar nedeniyle bozulmuştur. Özellikle II. Dünya Savaşı sonrası Sovyetler Birliği’nin Türkiye’ye yönelik talepleri, bu antlaşmanın sona ermesinde belirleyici bir faktör olmuştur. Bugün, bu antlaşmanın tarihsel önemi, her iki ülkenin de bölgesel ve küresel politikalarında önemli dersler çıkarmalarına vesile olmuştur.